DEVA PARTİSİ 1.OLAĞAN KONGRESİ GERÇEKLEŞTİ

DEVA PARTİSİ 1.OLAĞAN KONGRESİ GERÇEKLEŞTİ

Deva Partisi Kurucu İlçe Başkanı Bilal Baykan’ın tek aday olduğu kongrede oyların tamamını alarak 1.Seçilmiş ilçe başkanı oldu.

DEVA Partisi Dalaman ilçe başkanı Bilal Baykan Konuşmasın da Bir medya mensubu olarak neden siyaset girdiğini anlattı. Dalaman’ın lobi sorunlarını çözmek için 6’lı Masa Siyasi Parti ilçe başkanlarından CHP İlçe Başkanı Sezer Durmuş, İYİ Parti İlçe Başkanı Bahadır Bakırcı, Demokrat Parti İlçe Başkanı Mükerrem Taşkıran ile birlikte Dalaman’ın özlemiş olduğu birlik ve beraberlik içinde Dalaman’ın sorunlarını çözmek için çalışacaklarını belirtti.

EYT’li vatandaşlara da teşekkür eden Baykan; Senkronize hareketlerinin mağdur olan tüm kesimlere rol model olduğunu söyledi. Konuşasının ardından 4 ilçe başkanı el ele fotoğraf çektirdi.

DEVA Partisi Muğla İl Teşkilatı ve İlçe Başlanları Dalaman İlçe Başkanını yalnız bırakmayarak kongreye katılım sağladı.

DEVA Partisi dalaman İlçe başkanının Konuşma metni;

Sayın İl Başkanım, Sayın İlçe Başkanlarım, Sayın İl ve İlçe Yönetim Kurulu Üyelerimiz, Siyasi Parti ve Sivil Toplum Kuruluşlarının Yönetici ve Temsilcileri, Sayın Delegeler, Değerli Misafirlerimiz ve Basının Değerli temsilcileri;

Beni DEVA Partisi Dalaman Kurucu İlçe Başkanlığı görevine layık gören Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan, Teşkilat Başkanımız Sayın Sadullah Ergin, İl Başkanım Sayın Emrah Çay’a teşekkür ederek sözlerime başlamak istiyorum.

DEVA Partisi Muğla’da Kurulduğu ilk günden itibaren, inanarak görev yaptım ve bunun neticesinde Dalaman kurucu ilçe başkanlığı görevi tebliğ edildi. Bir Basın Grubu temsilcisi olarak gazeteciden siyasetçi olur mu? Sorusu meslektaşlarımdan ve çevremden geldi.

İlk karar verirken Rol modelim yüce önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK oldu. Vatanı kurtarmaya karar verdiğinde ilk yaptıklarından biri Gazete çıkarmak olmuş.

Atatürk, “Minber”, “İrade-i Milliye” ve “Hakimiyet-i Milliye” olmak üzere üç gazete çıkarmıştır. Yaptıklarını ve yapacaklarını halka duyurarak kamuoyu oluşturmak isteyen Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nı başlattığı andan itibaren basından destek almış ve basının gücünü en etkili şekilde kullanmıştır.

Ve basını sürekli yüreklendirmiştir, Sözlerinden birinde; Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır. Gazeteciler, kanunun ve umumun menfaatlerinin aksine muamelelere şahit ve vakıf oldukları takdirde gerekli yayında bulunmalıdır. Matbuat hiçbir sebeple tahakküm ve nüfuza tabi tutulamaz demiştir.

Şimdi soruyorum sizlere Gazeteciler gördükleri yanlışların ne kadarını kaleme alıyor, hadi aldı diyelim kaç kişi bu yanlışları paylaşabiliyor. Peş peşe çıkan yasalarla basına ve vatandaşlarımıza korku yaratılarak düşüncelerini paylaşmanın önüne engeller konuyor.

Devlet Millet için var diyen iktidar neden yanlışlarını sorgulayan düşünceleri zincire vuruyor, işte bu noktada gördüklerimi, duyduklarımı samimiyetle anlatmak için siyasete girdim. Ulu önderimiz Cumhuriyeti kurarken yaşadığı zorlukları dile getiren bir dostuna söyledi sözde ‘’ AHALİYİ UYANDIRMAK LAZIM’’ dedi.

Bunun için her bireyin asgari müşterekte buluşarak Milletin refahı, adaletin tesisi, özgürlüklerin geri gelmesi, gençlerimizi ülke değiştirmemesi, doktorlarımızın başka ülkelere gitmeyerek hastalarına doğru zamanda, doğru teşhisleri yapmaları için,

Kadına şiddetin önüne geçmek, İstanbul sözleşmesi yaşatır demek için, tarlasını ekemeyen çiftçi, sarıkızı kesime göndermek zorunda kalan süt üreticisi, Narenciye üreticisinin Narları, portakalları, hak ettiği değeri bulması için, ‘’AHALİYİ UYANDIRMAK LAZIM’’

Bu duygularla doğru bildiklerimizi ve yaşanan sorunları o sorunları çözebilecek ehil kadrolara anlatmak için siyaset yapmak lazım. Aynı şeyleri tekrar tekrar yaşamamak için siyaset yapmak lazım diyorum.

Eğer toplumun tüm kesimlerini mutlu etmek istiyorsak, tüm kesimi ile yan yana olmak zorundayız, eğer hane mutlu olmazsa, mahalle mutlu olmaz, mahalle mutlu olmazsa ilçe mutlu olmaz, ilçe mutlu olmazsa il ve Türkiye mutlu olmaz.

Dokunulan her el, her hane siyasetçin eğitimidir ve bu eğitim siyasetçi seçilince koltuğa oturunca bitmez, çünkü ihtiyaçlar, beklentiler hep değişir, ben nasılsa oldum diye halk ile arasına mesafe koyanlar, ilerleyen zamanda siyasetin tozlu raflarında yerini alır. Bugüne kadar böyle oldu, yine böyle olacak,

EYT li arkadaşlara teşekkür ediyorum sosyal medyalarda milyonları geçen senkronize paylaşımlar ile iktidara geri adım attırdılar.

Bir buçuk milyon paylaşım aileleri de katınca 6 milyon demek bu da %50 yi geçmek için gerekli bir oy demek, buda iktidarın bu kesimleri sadece oy deposu olarak kullandığının ispatı demek.

EYT li vatandaşlarımız paylaşımlarının 50-100 bin bandında olduğu dönem seçim kaybetsem de EYT ye hayır diyen saray. Anketler de oy oranları düşmeye başlayınca ve 50 binler milyonlara ulaşınca iktidarı kaybetme korkusu başladı.

İşte bu korku vatandaşın umudu oldu. Artık ihtiyaçlarını dile getiremeyenlere örnek emsal oldu, bundan sonra daha birçok kesimde milyonlar tepki verecek, ve veriyor ve mağduriyetlerini dile getirecek, ve getiriyor

İktidar için Yolun sonu gözüktü! yıllarca hakkını savunan EYT hakkını elbet alacak, ama yapılanı unutmayacak, sandıkta cevabını verecek.

Bizde Dalaman teşkilatımız olarak Dalaman’ın tüm sorunlarını dinleyerek ehil kadrolara ulaştıracağız, Dalaman’ın Ankara da ki lobi sorununu çözeceğiz. Dalaman’ın sorunları çözmek için gerekli kurum, kuruluş ile temas edeceğiz, DEVA Partisi iktidarında Kazanan Dalaman Olacak, Oylar DEVA Olacak, Ankara’nın ve Büyükşehir’in tüm imkânlarını Dalaman’a seferber etmek için uğraşacağız. Bunu hep birlikte, Siyasetçi, Sivil toplum kuruluşları ve Gürleyk’ten Şereflere kadar tüm vatandaşlarımızla yapacağız. Seçim günü Mührümüzü Deva Damlasının üstüne vuracağız, gerisi Ehil ve Liyakatlı kadrolarımızda çok kısa sürede sorunlarımızı teker teker çözeceğiz.

Kongremize gelen tüm konuklarımıza teşekkür ediyorum.